Uzmanlar, her bireyin vücut yapısının, kültürel alışkanlıklarının, tercih ettiği yiyeceklerin ve sağlık durumlarının birbirinden farklı olduğunu vurgulayarak, diyet planlarının kişiye özel olması gerektiğini belirtti.
Haber Giriş Tarihi: 15.11.2024 05:30
Haber Güncellenme Tarihi: 14.11.2024 14:10
Kaynak:
İHA
Kilo verme ve sağlıklı yaşam alanında her geçen gün yeni diyet metotları ve yeni beslenme trendlerinin ortaya çıktığına vurgu yapan Beslenme ve Diyet Uzmanı Çisem Gündüz, “Aralıklı oruç, ketojenik diyet, vejetaryen diyet, yüksek proteinli diyetler gibi popüler diyet akımlarının ardından giden kitleleri hiç söylemiyorum bile Peki hiç düşündünüz mü bu kadar diyet akımı varken nasıl oluyor da kilolu insanların sayısı da her geçen gün artmaya devam ediyor; obezite ve yağ dokusunun fazlalığına bağlı hastalıkların sayısı artıyor” dedi.
KİŞİ KENDİSİNE HEDEFİNİN NE OLDUĞUNU SORMALI
Dünya üzerinde herkese iyi gelen tek bir diyet metodu olmadığına vurgu yapan Diyetisyen Gündüz, kişilerin bireysel özellikleri ve alışkanlıkları ihmal edilmeden hazırlanan diyetler için diyetisyene başvurmak gerektiğini söyledi. Diyet programına başlayan kişilerin kendine hedefinin ne olduğunu sormasını öneren Diyetisyen Gündüz, “Hedefiniz kilo kaybı olabilir, sağlığınızı iyileştirmek ve hastalıklardan kaçınmak olabilir ya da yaşlanmanın önüne geçmek gibi birçok sebebi olabilir. Tahmin edersiniz ki, kolesterolü yüksek bir kalp hastasının uygulayacağı diyet ile kan şekerleri yüksek takip eden bir diyabet hastasının diyet programları birbirinden farklı olacaktır” ifadelerini kullandı.
Diyet programlarının kişiye özel olmasının önemini vurgulayan Gündüz, diyetisyenlerin, bireyi iyi bir şekilde analiz etmesi gerektiğine dikkat çekti. Kişinin günlük yaşam alışkanlıkları ve öğün saatleri üzerine konuşulması, mikro ve makro besin ögelerinin ihtiyaçlarının belirlenmesi ve kısıtlayıcı diyetlerden kaçınılarak tokluk seviyelerinin tespit edilmesinin faydalarını açıkladı. Ayrıca, bireylerin çalışma koşulları, mevcut sağlık sorunları ve kullandıkları ilaçlar veya takviye ürünler göz önünde bulundurularak hazırlanan kişiye özel diyetlerin, başarı oranını artıracağını belirtti.
KİŞİYE ÖZEL HAZIRLANMALI
Diyet programını hazırlarken kişinin sevdiği ve sevmediği yiyecekler, var olan kültürel alışkanlıklar, sofra modelleri, evde hazırlanan yemek çeşitleri göz önünde bulundurularak diyet programları oluşturulması gerektiğinden söz eden Diyetisyen Gündüz, “Kişilerin günlük çalışma tempoları, adım sayıları ve haftalık aktivite düzeyleri konuşulmalıdır. Bu şekilde oluşturulan bir diyete uyma ihtimaliniz ve sürdürülebilirliği daha yüksek olacaktır. Sağlığınız için kendinize bir hedef belirlediğinizde ve diyetisyeninizle uyum içerisinde çalışınca işlerin ne kadar da kolay olabileceğini göreceksiniz. Beslenme danışmanlığı almak, besinlerin içerikleri ve biyoyararlılıkları üzerine bilgi sahibi olmanızı sağladığı gibi, bu süreçte motivasyon sağlayıp sürecin keyifle ilerlemesine yardımcı olacaktır” şeklinde konuştu.
Diyetisyene gitmek için herhangi bir sağlık sorunu oluşmasını beklemeden de diyetisyene başvurmanın doğru olduğunu söyleyen Gündüz, kişiye iyi gelecek, sağlığına katkıda bulunacak ve uzun süreli sürdürülebilir bir beslenme programı için danışmanlık alınabileceğini ifade etti.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Uzmanlar, her bireyin vücut yapısının, kültürel alışkanlıklarının, tercih ettiği yiyeceklerin ve sağlık durumlarının birbirinden farklı olduğunu vurgulayarak, diyet planlarının kişiye özel olması gerektiğini belirtti.
Kilo verme ve sağlıklı yaşam alanında her geçen gün yeni diyet metotları ve yeni beslenme trendlerinin ortaya çıktığına vurgu yapan Beslenme ve Diyet Uzmanı Çisem Gündüz, “Aralıklı oruç, ketojenik diyet, vejetaryen diyet, yüksek proteinli diyetler gibi popüler diyet akımlarının ardından giden kitleleri hiç söylemiyorum bile Peki hiç düşündünüz mü bu kadar diyet akımı varken nasıl oluyor da kilolu insanların sayısı da her geçen gün artmaya devam ediyor; obezite ve yağ dokusunun fazlalığına bağlı hastalıkların sayısı artıyor” dedi.
KİŞİ KENDİSİNE HEDEFİNİN NE OLDUĞUNU SORMALI
Dünya üzerinde herkese iyi gelen tek bir diyet metodu olmadığına vurgu yapan Diyetisyen Gündüz, kişilerin bireysel özellikleri ve alışkanlıkları ihmal edilmeden hazırlanan diyetler için diyetisyene başvurmak gerektiğini söyledi. Diyet programına başlayan kişilerin kendine hedefinin ne olduğunu sormasını öneren Diyetisyen Gündüz, “Hedefiniz kilo kaybı olabilir, sağlığınızı iyileştirmek ve hastalıklardan kaçınmak olabilir ya da yaşlanmanın önüne geçmek gibi birçok sebebi olabilir. Tahmin edersiniz ki, kolesterolü yüksek bir kalp hastasının uygulayacağı diyet ile kan şekerleri yüksek takip eden bir diyabet hastasının diyet programları birbirinden farklı olacaktır” ifadelerini kullandı.
Diyet programlarının kişiye özel olmasının önemini vurgulayan Gündüz, diyetisyenlerin, bireyi iyi bir şekilde analiz etmesi gerektiğine dikkat çekti. Kişinin günlük yaşam alışkanlıkları ve öğün saatleri üzerine konuşulması, mikro ve makro besin ögelerinin ihtiyaçlarının belirlenmesi ve kısıtlayıcı diyetlerden kaçınılarak tokluk seviyelerinin tespit edilmesinin faydalarını açıkladı. Ayrıca, bireylerin çalışma koşulları, mevcut sağlık sorunları ve kullandıkları ilaçlar veya takviye ürünler göz önünde bulundurularak hazırlanan kişiye özel diyetlerin, başarı oranını artıracağını belirtti.
KİŞİYE ÖZEL HAZIRLANMALI
Diyet programını hazırlarken kişinin sevdiği ve sevmediği yiyecekler, var olan kültürel alışkanlıklar, sofra modelleri, evde hazırlanan yemek çeşitleri göz önünde bulundurularak diyet programları oluşturulması gerektiğinden söz eden Diyetisyen Gündüz, “Kişilerin günlük çalışma tempoları, adım sayıları ve haftalık aktivite düzeyleri konuşulmalıdır. Bu şekilde oluşturulan bir diyete uyma ihtimaliniz ve sürdürülebilirliği daha yüksek olacaktır. Sağlığınız için kendinize bir hedef belirlediğinizde ve diyetisyeninizle uyum içerisinde çalışınca işlerin ne kadar da kolay olabileceğini göreceksiniz. Beslenme danışmanlığı almak, besinlerin içerikleri ve biyoyararlılıkları üzerine bilgi sahibi olmanızı sağladığı gibi, bu süreçte motivasyon sağlayıp sürecin keyifle ilerlemesine yardımcı olacaktır” şeklinde konuştu.
Diyetisyene gitmek için herhangi bir sağlık sorunu oluşmasını beklemeden de diyetisyene başvurmanın doğru olduğunu söyleyen Gündüz, kişiye iyi gelecek, sağlığına katkıda bulunacak ve uzun süreli sürdürülebilir bir beslenme programı için danışmanlık alınabileceğini ifade etti.
Kaynak: İHA
İzmir haber: Okul servisi tıra çarptı
İpek Kıraç, babası İnan Kıraç'ın evlendiğini E-Devlet’ten öğrendi: Vasi atanmasını talep etti
İzmir basınının acı kaybı: Ercan Doğu hayatını kaybetti!
2024’te toplum psikolojik olarak nasıl etkilendi?
Prof. Dr. Oytun Erbaş’tan şok eden asgari ücret açıklaması: Fakir hayat en sağlıklı hayat
İzmir Gazeteciler Cemiyeti'nden Ercan Doğu'ya veda
KİTVAK’tan hasta çocuklar için anlamlı yılbaşı etkinliği
Büyükşehir’den İzmirlileri sevindiren karar: İZELMAN AŞ otoparklarına zam yok!
Torbalı’da istinat duvarının çökmesinin ardından harekete geçildi
İzmir’de 9 saatlik su kesintisi: 26 Aralık Perşembe hangi ilçelerde su kesintisi yaşanacak?
Son Girilen Haberler
Sahte alkol zehirlenmelerinde ilk 24 saat hayati önemli
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alper Şener, sahte alkolün tüketildikten ilk 6 saat sonra görme kaybına neden olduğunu belirterek, 24 saat içinde müdahale edilmezse can kayıplarının yaşanabildiğini belirtti
1 haftada 7 milyar dolarlık erime: MB rezervleri 156,2 milyar dolara geriledi
TCMB’nin toplam rezervleri, 20 Aralık haftasında bir önceki haftaya göre 7 milyar 288 milyon dolar azaldı. Buna göre, rezervlerin mevcut seviyesi 156 milyar 194 milyon olarak açıklandı.
TÜİK’ten Özel’e enflasyon sepeti yanıtı: Gerçeği yansıtmamaktadır
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in enflasyon sepeti hakkındaki eleştiri ve iddialarını yalanlayan Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), “Pinpon topu ve bakır çubuk tüketici fiyat endeksi madde sepetinde yer almamakta olup, bu ifade gerçeği yansıtmamaktadır" açıklamasında bulundu.