Varisin genellikle kadınları etkileyen estetik bir sorun olduğu düşünülse de aslında erkeklerin de şikayet ettiği ciddi bir hastalık olduğunu ifade eden Prof. Dr. Eyüp Murat Ökten, “Genetik yatkınlık, yaş, obezite ve uzun süre ayakta kalma gibi faktörler, varis gelişimine yol açabilen önemli etkenlerdir” diye konuştu.
Haber Giriş Tarihi: 04.10.2024 02:00
Haber Güncellenme Tarihi: 03.10.2024 10:32
Kaynak:
İHA
Varis hastalığı, bacaklarda meydana gelen toplardamar genişlemeleriyle meydana gelir. Uzun süre ayakta durmak veya uzun süre oturmanın hastalığın gelişimindeki önemli etkenler arasında bulunduğunu aktaran Prof. Dr. Eyüp Murat Ökten, variste genetik faktörlere de dikkat çekerek, "Ailesinde, annesinde, babasında varis problemi olan kişilerde varis hastalığı gelişme potansiyeli yüksektir. Varis hastaları genellikle bacaklarındaki ağrı şikayeti ve damarlarda belirginleşme şikayeti ile başvururlar. Varisin diğer belirtileri; bacaklarda ağırlık hissi, özellikle geceleri kramplar, gün sonunda bacaklarda şişlik, damarları üzerinde kaşıntı ve baskı hissi, cilt yüzeyinde mavi veya mor renkte, kıvrımlı ve şişkin damarlardır" diye konuştu.
Uzman bir hekime danışılmasını tavsiye ediyoruz
Variste renkli doppler ultrasonografi ile tanı konulduğunu aktaran Prof. Dr. Eyüp Murat Ökten, “Bu görüntüleme yönteminde toplardamarlardaki genişleme oranları ve geriye kaçış denilen reflü oranları önemlidir” diye konuştu. Varis hastalığının klinik sınıflamaya göre 6 kategoriye ayrıldığını belirten Prof. Dr. Ökten,
“İlk aşama henüz doğrudan sağlık sorunlarına yol açmaz ancak ilerleyici bir hastalık olması sebebiyle riskli bir durumdur. İlk aşama zamanla ikinci, üçüncü ve dördüncü aşamaya dönüşebilir. Beşinci veya altıncı aşamada ülser oluşumu ile karakterize edilen kronik venöz yetmezlik oluşmaktadır. Bu tür ülserler, cilde ve deri altı dokuya kan akışının bozulmasından kaynaklanır. Hastalığın ileri evrelerinde akciğer embolisine yol açabilen derin ven trombozu (DVT) komplikasyon olarak ortaya çıkabilir. Bunlar zamanında tedavi ile önlenebilecek çok ciddi hastalıklardır. Varis hastalığı olan kişilerde pıhtı oluşumu riskinin izlenmesi ve önlenmesi önemlidir. Bu nedenle ilk belirtiler ortaya çıktığı anda uzman bir hekime danışılmasını tavsiye ediyoruz." dedi.
Estetik kaygılar oluşturabilir
Prof. Dr. Eyüp Murat UUÖkten, varis hastalığının radyolojik olarak 4 kategoride sınıflandırıldığını ve bu sınıflandırmaların, hastalığın ciddiyetinin değerlendirme ve tedavi aşamasında yardımcı olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Ökten,
"Mikrovasküler varislerde, ince venler ve telanjiektaziler (küçük damar genişlemeleri) görülür. Genellikle yüzeysel ve hafif semptomatik olabilirler. Küçük varisler ise 3-5 mm çapında yüzeyel venlerdir. Genellikle belirgin semptomlar yoktur ancak estetik kaygılar oluşturabilir. Büyük varisler; 5 milimetreden büyük olan ve daha belirgin venöz yetmezlik belirtileri gösteren varislerdir. Bu aşamada ağrı, şişlik ve diğer semptomlar ortaya çıkabilir. Komplike varisler ise; kronik venöz yetmezlik belirtilerinin belirgin olduğu, cilt değişiklikleri, ülser ve diğer komplikasyonların görüldüğü aşamadır." şeklinde konuştu.
Hastalar 1-2 gün içinde günlük yaşamlarına dönebilir
"Genellikle hastaların tedavisinde uygulanan yöntemler ilaç tedavisi, varis çorabı tedavisidir. İleri derecede reflü ve damar çapında genişleme söz konusu ise hastanın dışarıdan görünen pake adı verilen genişlemiş damarları mevcutsa bu hastaların tedavileri cerrahi yöntemlerle gerçekleştirilir" ifadelerine yer veren Prof. Dr. Ökten,
"Varisin cerrahi tedavisinde son 15 yıldır kapalı yöntemler uygulanmaktadır. Endovenöz radyofrekans denilen yöntem ve Glue tedavisi (damar yapıştırma tedavisi) denilen yapıştırıcı özelliği olan ilaç tedavisi ile hastalar cerrahi olarak tedavi edilebilir. Kapalı yöntemlerle yapılan operasyonlarda yara izleri küçük olduğundan hastalar daha kısa zamanda iyileşebilmektedir. Operasyon yapılan günün akşamında taburcu edilebilen hastalar 1-2 gün içinde günlük yaşamlarına dönebilir. Tedavi sonrasında varis görünümü tamamen giderilmektedir.” dedi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Varisin genellikle kadınları etkileyen estetik bir sorun olduğu düşünülse de aslında erkeklerin de şikayet ettiği ciddi bir hastalık olduğunu ifade eden Prof. Dr. Eyüp Murat Ökten, “Genetik yatkınlık, yaş, obezite ve uzun süre ayakta kalma gibi faktörler, varis gelişimine yol açabilen önemli etkenlerdir” diye konuştu.
Varis hastalığı, bacaklarda meydana gelen toplardamar genişlemeleriyle meydana gelir. Uzun süre ayakta durmak veya uzun süre oturmanın hastalığın gelişimindeki önemli etkenler arasında bulunduğunu aktaran Prof. Dr. Eyüp Murat Ökten, variste genetik faktörlere de dikkat çekerek, "Ailesinde, annesinde, babasında varis problemi olan kişilerde varis hastalığı gelişme potansiyeli yüksektir. Varis hastaları genellikle bacaklarındaki ağrı şikayeti ve damarlarda belirginleşme şikayeti ile başvururlar. Varisin diğer belirtileri; bacaklarda ağırlık hissi, özellikle geceleri kramplar, gün sonunda bacaklarda şişlik, damarları üzerinde kaşıntı ve baskı hissi, cilt yüzeyinde mavi veya mor renkte, kıvrımlı ve şişkin damarlardır" diye konuştu.
Uzman bir hekime danışılmasını tavsiye ediyoruz
Variste renkli doppler ultrasonografi ile tanı konulduğunu aktaran Prof. Dr. Eyüp Murat Ökten, “Bu görüntüleme yönteminde toplardamarlardaki genişleme oranları ve geriye kaçış denilen reflü oranları önemlidir” diye konuştu. Varis hastalığının klinik sınıflamaya göre 6 kategoriye ayrıldığını belirten Prof. Dr. Ökten,
“İlk aşama henüz doğrudan sağlık sorunlarına yol açmaz ancak ilerleyici bir hastalık olması sebebiyle riskli bir durumdur. İlk aşama zamanla ikinci, üçüncü ve dördüncü aşamaya dönüşebilir. Beşinci veya altıncı aşamada ülser oluşumu ile karakterize edilen kronik venöz yetmezlik oluşmaktadır. Bu tür ülserler, cilde ve deri altı dokuya kan akışının bozulmasından kaynaklanır. Hastalığın ileri evrelerinde akciğer embolisine yol açabilen derin ven trombozu (DVT) komplikasyon olarak ortaya çıkabilir. Bunlar zamanında tedavi ile önlenebilecek çok ciddi hastalıklardır. Varis hastalığı olan kişilerde pıhtı oluşumu riskinin izlenmesi ve önlenmesi önemlidir. Bu nedenle ilk belirtiler ortaya çıktığı anda uzman bir hekime danışılmasını tavsiye ediyoruz." dedi.
Estetik kaygılar oluşturabilir
Prof. Dr. Eyüp Murat UUÖkten, varis hastalığının radyolojik olarak 4 kategoride sınıflandırıldığını ve bu sınıflandırmaların, hastalığın ciddiyetinin değerlendirme ve tedavi aşamasında yardımcı olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Ökten,
"Mikrovasküler varislerde, ince venler ve telanjiektaziler (küçük damar genişlemeleri) görülür. Genellikle yüzeysel ve hafif semptomatik olabilirler. Küçük varisler ise 3-5 mm çapında yüzeyel venlerdir. Genellikle belirgin semptomlar yoktur ancak estetik kaygılar oluşturabilir. Büyük varisler; 5 milimetreden büyük olan ve daha belirgin venöz yetmezlik belirtileri gösteren varislerdir. Bu aşamada ağrı, şişlik ve diğer semptomlar ortaya çıkabilir. Komplike varisler ise; kronik venöz yetmezlik belirtilerinin belirgin olduğu, cilt değişiklikleri, ülser ve diğer komplikasyonların görüldüğü aşamadır." şeklinde konuştu.
Hastalar 1-2 gün içinde günlük yaşamlarına dönebilir
"Genellikle hastaların tedavisinde uygulanan yöntemler ilaç tedavisi, varis çorabı tedavisidir. İleri derecede reflü ve damar çapında genişleme söz konusu ise hastanın dışarıdan görünen pake adı verilen genişlemiş damarları mevcutsa bu hastaların tedavileri cerrahi yöntemlerle gerçekleştirilir" ifadelerine yer veren Prof. Dr. Ökten,
"Varisin cerrahi tedavisinde son 15 yıldır kapalı yöntemler uygulanmaktadır. Endovenöz radyofrekans denilen yöntem ve Glue tedavisi (damar yapıştırma tedavisi) denilen yapıştırıcı özelliği olan ilaç tedavisi ile hastalar cerrahi olarak tedavi edilebilir. Kapalı yöntemlerle yapılan operasyonlarda yara izleri küçük olduğundan hastalar daha kısa zamanda iyileşebilmektedir. Operasyon yapılan günün akşamında taburcu edilebilen hastalar 1-2 gün içinde günlük yaşamlarına dönebilir. Tedavi sonrasında varis görünümü tamamen giderilmektedir.” dedi.
Kaynak: İHA
Kılıçdaroğlu hakim karşısında!
Tüm Bel-Sen’de güven krizi
Spotify müzik özeti 2024: Spotify Wrapped 2024 ne zaman yayınlanacak?
Piri Reis’i Hangi El Tutuyor?
Menemen’de okulda öğretmene şiddet: Toplumsal sorunu yansıtıyor!
Böyle hırsızlık şeytanın aklına gelmez
Başkan Tugay, hükümeti topa tuttu: İzmir’i sevmiyorlar
Derin yoksulluk toplumu yozlaştırdı
İzmir Valiliğinden uyarı: Ege Denizi'nin kuzeyinde fırtına bekleniyor!
İzmir’de kadınlar 25 Kasım için toplanacak
Son Girilen Haberler
İzmir haber: Cezaevinden tahliye olur olmaz dehşet saçtı
İzmir'in Konak ilçesinde, cezaevinden tahliye olduktan saatler sonra bir kişi, eşini ve kayınpederini bıçakla yaraladı
Başkan Saygılı’dan Tugay’a 2. çevreyolu cevabı
Seferihisar Kongresi'nde AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay'ın 2. Çevreyolu eleştirilerine yanıt verdi
AK Partili Boztepe içme suyuna yapılan zamma tepki gösterdi
İzmir’de bir yıl içinde içme suyuna ikinci kez zam yapılmasına tepki gösteren AK Partili meclis üyesi Hüsnü Boztepe, “Başkan Tugay, İzmirliler bana güvensin diyordu ancak kendisi verdiği sözleri tutmadı” dedi