[title]|İlkses Gazetesi

Anıların altında kalmak: İstifçilik sendromu nedir?

Kişinin çeşitli sebeplerle bulunduğu ortama eşya istiflemesi sonucu meydana gelen bir rahatsızlık biçimi olan istifçilik sendromunun detaylarını daha yakından inceleyelim. İstifçilik sendromu nedir?

Haber Giriş Tarihi: 21.10.2024 16:14
Haber Güncellenme Tarihi: 21.10.2024 16:20
Kaynak: HABER MERKEZİ
Anıların altında kalmak: İstifçilik sendromu nedir?

İstifçilik, birçoğumuz için gözardı edilebilen ve pek de ciddiye alınmayan bir durum gibi algılanabilir. Ancak bu durum kontrol edilemediği takdirde önüne geçilemez ve içinden çıkılamaz bir hal alabilir. Kişi, günü geldiğinde ‘anısı var’ ya da ‘bir gün lazım olur’ düşüncesiyle kenara attığı şeyler altında ezilebilir. İstifçilik sendromu, kontrol edilmediği takdirde kişinin hayatını her yönden olumsuz etkileyebilir. Peki istifçilik sendromu nedir? İşte detaylar…

İSTİFÇİLİK SENDROMU NEDİR?

İstifçilik sendromu, kişinin kullanmadığı değersiz olan eşyaları ‘bir gün lazım olur düşüncesiyle’ ya da nesneye fazla değer yüklemesi sebebiyle aşırı bir şekilde biriktirip saklama isteği ile karakterize edilen bir ruhsal bozukluk olarak açıklanabilir. Bu eşyalar zamanla kişinin yaşam alanını kaplar ve günlük yaşamını olumsuz yönde etkiler. İstifçilik sendromu, geçmişte obsesif kompulsif bozukluk (OKB) şeklinde sınıflandırılsa da, günümüzde ayrı bir bozukluk olarak kabul görüyor.

İSTİFÇİLİK SENDROMU NASIL ORTAYA ÇIKAR?

İstifçilik sendromunun ortaya çıkış nedeni tam olarak bilinmemekte olup, birkaç faktörün bu durumun ortaya çıkmasında etkili olabileceği düşünülür. Bunlara göz atacak olursak…

Genetik ve Biyolojik Faktörler: Ailede istifçilik geçmişi olan kişilerde bu rahatsızlığın görülme riski daha yüksek olur.

Travmatik Yaşantılar: Sevilen bir kişinin kaybı, boşanma, iş kaybı gibi travmatik olaylar sonrası kişiler, istifçiliğe eğilimli hale gelebilir. Kişinin travma nedeniyle psikolojisi bozulabilir ve bir yandan eşya biriktirmeye başlarken, bir yandan da depresyon hali nedeniyle bulunduğu alanı temizleme isteğini kendisinde bulamaz. Bu nedenle günün sonunda kendisini istiflenmiş bir ortamda bulabilir.

Bilişsel Bozukluklar: Karar vermekte zorlanmak, nesnelerle duygusal bağ kurmak ve nesnelerin gelecekte faydalı olacağı düşüncesi gibi bilişsel bozukluklar, istifçilik sendromunda rol oynayabilir.

Zihinsel Sağlık Sorunları: Bu hastalığın anksiyete, depresyon gibi rahatsızlıklarla birlikte gelişmesi de mümkündür.

İSTİFÇİLİK SENDROMU BELİRTİLERİ

İstifçilik sendromunun belirtilerini sizler için aşağıda listeledik:

Aşırı Biriktirme İsteği: Kişi, kullanmadığı ya da gereksiz olan eşyaları atmakta zorluk yaşar. Bu eşyalar gazete, kıyafet, elektronik eşya olabileceği gibi değersiz objeler de olabilir.

Yaşam Alanının İşgal Edilmesi: Biriktirilen eşyalar, kişinin evinde günlük yaşamını sürdürdüğü alanı daraltır. Banyo, mutfak ya da yatak odası gibi yerler kullanılmaz hale gelebilir ve kişi kendi evinde barınamaz duruma gelebilir.

Karar Verme Güçlüğü: Kişi, bir eşyayı atma ya da saklama konusunda kararsızlık yaşar. Bu kararsızlık ve kaygı, kişinin eşyalarla duygusal bağ kurmasına sebep olabilir.

Sosyal İzolasyon: Yaşam alanlarının kalabalık ve düzensiz olması nedeniyle, kişi sosyal ilişkilerden uzaklaşır ve misafir kabul etmekten çekinir. Günün sonunda tek başına kalabilir.

Kaygı ve Stres: Eşyaları kaybetme ya da atma düşüncesi kişide yoğun kaygı ve strese neden olabilir.

istifçilik

İSTİFÇİLİK SENDROMU TEDAVİSİ

İstifçilik sendromu tedavi edilebilen bir hastalık türüdür. İstifçilik sendromunun tedavi yöntemlerine baktığımızda, bu hastalığın çeşitli terapi yöntemleriyle ve gerektiğinde ilaç tedavisiyle kontrol alına alınabileceğini görürüz.

Bilişsel davranışçı terapi, bu hastalığın tedavisinde başvurulan yöntemlerin başında gelir. Bu terapi yönteminde, kişilerin eşyalara olan bakış açılarını değiştirmelerine ve biriktirme davranışını azaltmalarına yardımcı olmak amaçlanır. Terapide, kişilere nesneleri nasıl sınıflandıracakları, hangi eşyaları tutup hangilerini bırakacakları öğretilir.

Kişide depresyon ya da anksiyete gibi ek ruhsal bozukluklar varsa, antidepresan ilaçlar kullanılması tercih edilebilir. Bu ilaçlar, biriktirme davranışını kontrol altına almada etkili olabilir. Ancak ilaç tedavisi ancak doktor gözetiminde ve doktor uygun gördüğü durumlarda uygulanabilir.

Bu süreçte aile üyelerinin ve yakın çevrenin desteği, büyük önem taşır. Kişiyi sosyal yönden desteklemek tedaviyi hızlandırabilir.

Tüm bunların yanı sıra profesyonel temizlik hizmetlerinden yardım alarak kişinin evini düzenlemesine yardımcı olmak da gerekir. Kişinin istif dolu ortamda bulunmaması çok daha sağlıklı olacaktır.

Kaynak: HABER MERKEZİ

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.