Eğitimde fırsat eşitliği yok: Engelli bireyler okuldan uzaklaşıyor

2023-24 yılı verilerine göre eğitim yılında 559 bin 725 öğrenci eğitim gördü. Kız-erkek çocukları arasındaki fark ise 146 bin 820 oldu. Oranlar, giderek düşerken lise eğitimine katılım oranları ise yüzde 50 oranından fazla düşüyor.

Haber Giriş Tarihi: 30.12.2024 08:53
Haber Güncellenme Tarihi: 30.12.2024 09:31
Kaynak: HABER MERKEZİ
Eğitimde fırsat eşitliği yok: Engelli bireyler okuldan uzaklaşıyor

SEMİ TEKTAŞ-ÖZEL HABER - Eğitime katılım oranları Türkiye’de son yıllarda giderek azalmaya devam ediyor. Yaşanan ekonomik sıkıntılar okullaşma oranını düşürmede en önemli etken. Okullaşma oranında en çok olumsuz etkilenen grup ise engelli bireyler oluyor. Engelli bireyler arasında okullaşma oranı düşerken kız çocuğu ile erkek çocuğu arasındaki farkta giderek artıyor. 2023-2024 eğitim-öğretim yılının tamamlanmasıyla beraber toplamda 559 bin 725 öğrenci eğitim gördü. Bunların 352 bin 773’ünü erkek çocukları, 206 bin 952’sini ise kız çocukları oluşturdu. Aradaki fark ise 146 bin 820 oldu. Sayılara bakıldığında ise ortaokuldan lise eğitime geçişlerde oranlar neredeyse yarı yarıya düşüyor. Okul öncesi eğitimlerde ise eğitim oranları ise çok çok aşağıda kaldı. Türkiye Sakatlar Derneği (TSD) İzmir Şube Başkanı Metin Çınar, engelli bireylerin eğitimden uzaklaşmasının birçok nedenin olduğunu dile getirirken, ekonomik nedenler, ulaşım ve okul içi ulaşılabilirlik gibi nedenler ilk sırada yer aldı.

metin çınar

LİSE EĞİTİMİNDE YÜZDE 50’DEN FAZLA DÜŞÜŞ

Verilere göre, okulöncesi eğitimde toplam 10 bin 668 öğrenci 2023-2024 eğitim öğretim yılında mezun oldu. Bu rakamların 3 bin 353’nü kız çocuğu, 7 bin 315’ini erkek çocukları oluşturdu. İlkokulda ise 216 bin 245 öğrenci mezun olurken bunların 78 bin 792’sini kız çocuğu, 137 bin 453’nü erkek çocukları oluşturdu. Ortaokul eğitiminde ise 82 bin 849’u kız çocuğu, 141 bin 837’sini erkek çocukları oluşturmak üzere toplamda 224 bin 686 öğrenci eğitim gördü. Lise eğitiminde ise her iki grupta da yüzde 50 oranından fazla düşüş yaşanıyor. Lise eğitiminde 108 bin 126 öğrenci mezun olurken bunun 41 bin 958’ini kız çocukları, 66 bin 168’ini erkek çocukları oluşturdu. Toplamda ise 2023-2024 Eğitim-Öğretim Yılında toplamda 559 bin 725 öğrenci mezun oldu. Bunların 206 bin 952’si kız çocuğu, 352 bin 773’ünü erkek çocuğu oldu. Aradaki fark ise 146 bin 820 oldu.

YÜK ANNEYE BİNİYOR

Ekonomik durumların ailelerin çocuklarını okula göndermesinde engel yarattığını söyleyen Çınar, “Aileler açısından bakıldığında, engelli bireyi olan ailelerde genellikle baba ya aileyi terk ediyor ya da gereken ilgiyi göstermiyor. Bu, genel anlamda yaygın bir aile yapısı. Ailedeki bu sorumluluk, çoğu zaman anneye yükleniyor. Engelli bireylerin okullara kabulü oldukça zor. Okula erişebilirlik sıkıntısı nedeniyle çocuklar okula gidemeyebiliyor. Kaynaştırma modeli ise ne yazık ki yeterli olamadı. Özel eğitimlerde ise süre sınırlamaları vardı ve zamanla bu süreler daha da kısıtlandı. Sonuç olarak, eğitimsiz ve yardıma muhtaç bir kesim oluşuyor. Ailesinin maddi durumu iyi olan çok az sayıda engelli birey var. Üniversite eğitimi alabilen engelli birey sayısı ise oldukça düşük. Ancak genel anlamda, eğitim ve ekonomik düzey açısından zorluk çeken aileler, engelli çocuklarını okula gönderemiyor. Anne, çocuğuna mı bakmalı, çalışmaya mı gitmeli, ev işleriyle mi ilgilenmeli? Yükleri anneye biniyor ve ne yapması gerektiğine karar vermekte zorlanıyor. Anne de birini seçmek zorunda kalıyor. Ülkemizdeki demografik yapı sürekli değişiyor; nüfusun büyük bir kısmı kentlerde yaşıyor. Yoğun nüfus baskısı altında, yetersiz kadrolar ellerinden geleni yapmaya çalışıyor. Bu, kısır bir döngüye yol açıyor ve bireyler eğitim alamadan var olmaya çalışıyor” şeklinde konuştu.

engelli birey

ERİŞEBİLİRLİK VE ULAŞILABİLİRLİK YOK

Çınar, “Eğitim hakkı engelli bireylerin ellerinden alınıyor. Engelli ailelerin geneli itibariyle ekonomik anlamda dar insanlar, bu yüzden de aileler yeteri kadar ilgilenemiyor çocuklarıyla. Erişebililirlik ve ulaşılabilirlik yeteri kadar yok. Çocuklar okullara götürülse bile yeterli kaynaştırma eğitimleri verilmiyor. Çocuk kendimi dışlanmış hissediyor. Özellerde bu ailelerin karşılayabileceği boyutta değil. Devlet ilk etapta güzel yardımlar verdi. Lakin şu an geldiğimiz noktada eskisi gibi destekler de yok okul saatleri de kısılmış durumda. Alsancak Nevvar Salih İşgören İlkokulu’nda engelli bir çocuk için lifli asansör yaptırdık. O asansör yapılmadan önce çocuk annesinin kucağında gidip geliyordu. Kendisini hep dışlanmış hissetmiş. Ama biz o asansörü yaptıktan sonra ziyarete gittik. Çocuk çok mutluydu ve arkadaşları ile daha çok kaynaşmıştı.  Ve çocuk başarılı bir şekilde eğitimini tamamladı.  Tam olarak söylenmese de erkek çocuklarının eğitimine kız çocuğununkine nispeten daha çok zaman ayırılıyor. Sosyal yaşama adapte olsun diye erkek çocuğunun daha hazır olması isteniyor olabilir. Engelli bireylerin okuldan uzak kalmasının en büyük sebepleri ailenin ekonomik durumu, lifli araç eksiliği ve ulaşım. Okullar evlere uzak. Önceden evinize yakın okula giderdiniz. İlkokul, ortaokul ve lise mahallemizdeydi, yakındı. Şimdi başarı sırasına göre okullar kilometrelerce ötede olabiliyor. Bunların hepsi dezavantaj. Mahalle kültürü yok oluyor. Çocuğun yetişme tarzını ve aidiyet duygusunu yok ediyorsunuz. Kız çocukları okusun diye Kardelen projeleri hayata geçiriliyor. Artık bölge fark etmeksizin eğitim eşitliği sağlanamıyor. Üstünde bir de engelli birey olunca eğitimden tamamen soyutlanıyor. Eşit imkanlar, fırsat eşitliği sağlanmıyor. Devletin bu dezavantajı kaldırması gerekiyor, bu farkı ortadan kaldırması gerekiyor” diyerek sözlerini tamamladı.

Kaynak: HABER MERKEZİ

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.