Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Özay Akyıldız, hepatit taşıyıcıların kendi durumlarını bir rutin kontrol veya kan testiyle tesadüf eseri öğrenebildiklerini hastalara tanı konulup tedavi almaları için toplumsal farkındalığın artması gerektiğini aktardı.
Haber Giriş Tarihi: 13.09.2024 04:00
Haber Güncellenme Tarihi: 12.09.2024 11:19
Kaynak:
İHA
Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Özay Akyıldız, bulaşıcı bir enfeksiyona bağlı olarak meydana gelen karaciğer enfeksiyonlarının “viral hepatit” olarak isimlendirildiğini aktararak bu hastalıklara dair önemli açıklamalar yaptı. Viral hepatitlerin siroz ve karaciğer kanseri gibi ciddi sağlık problemlerine yol açtığına vurgu yapan Akyıldız, “Bazı hepatit virüslerinden hijyen kurallarına uyarak bazılarından ise aşıyla korunmak günümüzde mümkün hale gelmiştir” şeklinde konuştu.
Viral hepatitlerin tüm dünyada yaygın olarak meydana geldiğini ve her yıl 1 milyondan fazla kişinin hayatını kaybetmesine sebep olan bir halk sağlığı sorunu olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Akyıldız, “Viral hepatitler siroz, karaciğer yetmezliği ve karaciğer kanserine yol açarak ölüme neden olabilir. Ülkemizdeki kronik karaciğer hastalığı, siroz ve karaciğer kanseri vakalarının yarısından fazlası viral hepatitlere bağlı gelişiyor” diye konuştu.
Hijyenik yaşam ile virüslerin bulaşmasının önüne geçilebilir
Doç. Dr. Akyıldız, hepatite yol açan 5 çeşit virüsün A, B, C, D ve E olarak kategoriye ayrıldığını aktardı. Hepatit A virüsü (HAV) ve Hepatit E virüsünün (HEV) fekal oral yolla yani dışkı, su ve besinler aracılığıyla bulaştığını aktaran Akyıldız, HAV'nin kronik taşıyıcılık durumu olmadığını HEV'in ise yalnızca akut hepatit yaptığının düşünüldüğünü aktardı. Hijyenik yaşam, el yıkama ve gıda hijyenine dikkat edilmesiyle bu virüslerin bulaşmasının önüne geçilebileceğini de ifade etti.
Doç. Dr. Akyıldız, “Hepatit B ve Hepatit C virüsle enfekte olmuş kan ve kan ürünleriyle, steril olmayan aletlerle yapılan tıbbi ve cerrahi girişimlerle, damar içi uyuşturucu kullanımıyla, dövme ve piercing uygulamalarıyla, doğum sırasında anneden çocuğa ve nadiren de olsa virüsü taşıyan kişiyle girilen korunmasız cinsel ilişkiyle bulaşabilir. Hem akut, hem kronik hepatite yol açabilir” diye konuştu.
“Toplumsal farkındalığın artması gerekiyor”
HBV enfeksiyonunun aşıyla korunabilir bir hastalık olduğunu vurgulayan Akyıldız, “Sağlık Bakanlığı 1998 yılından beri HBV aşısını çocukluk aşı programına almış olup, yüzde 90’ların üzerinde başarı ile bu programına devam etmektedir. HAV aşısı ise riskli bölgelere seyahat edecek, bağışıklığı olmayan kişilere önerilir” dedi.
Doç. Dr. Akyıldız, “Kronik HBV tedavisinde değişik sayıda tedavi söz konusu olup, hastalar günde 1 tablet olmak üzere ilaç kullanmaktadır. HCV tedavisinde bugün için yeni tedavi yöntemleri ile 2-3 ay gibi kısa sürede hastaların nerede ise tamamı tedavi edilebilmektedir. Ülkemizde Hepatit B ve C hastaları, dünya standartları ölçüsünde tedavi imkanına kavuşmuşlardır” şeklinde konuştu.
HCV ve HBV enfeksiyonu bulunan hastaların önemli bir bölümüne tanı konulmadığını ifade eden Akyıldız, “Taşıyıcılar kendi durumlarını bir rutin kontrol veya kan testiyle tesadüfen öğrenebiliyor. Bu hastalara tanı konulup tedavi almalarını sağlamak için toplumsal farkındalığın artması gerekiyor” dedi.
Bulaşın durdurulması, herkesin tedaviye ulaşması hedefleniyor
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve Dünya Hepatit Birliği (DHB)’nce farkındalığın artırılması için çalışmalar gerçekleştirildiğini aktaran Doç. Dr. Akyıldız, toplumu bilgilendirmek, koruyucu önlemlere vurgu yapmak ve tedavi yöntemleri hakkında bilgilendirerek gelecekte viral hepatitleri insanlığı tehdit eden hastalıklar listesinden hedeflediklerini aktardı.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Özay Akyıldız, hepatit taşıyıcıların kendi durumlarını bir rutin kontrol veya kan testiyle tesadüf eseri öğrenebildiklerini hastalara tanı konulup tedavi almaları için toplumsal farkındalığın artması gerektiğini aktardı.
Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Özay Akyıldız, bulaşıcı bir enfeksiyona bağlı olarak meydana gelen karaciğer enfeksiyonlarının “viral hepatit” olarak isimlendirildiğini aktararak bu hastalıklara dair önemli açıklamalar yaptı. Viral hepatitlerin siroz ve karaciğer kanseri gibi ciddi sağlık problemlerine yol açtığına vurgu yapan Akyıldız, “Bazı hepatit virüslerinden hijyen kurallarına uyarak bazılarından ise aşıyla korunmak günümüzde mümkün hale gelmiştir” şeklinde konuştu.
Viral hepatitlerin tüm dünyada yaygın olarak meydana geldiğini ve her yıl 1 milyondan fazla kişinin hayatını kaybetmesine sebep olan bir halk sağlığı sorunu olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Akyıldız, “Viral hepatitler siroz, karaciğer yetmezliği ve karaciğer kanserine yol açarak ölüme neden olabilir. Ülkemizdeki kronik karaciğer hastalığı, siroz ve karaciğer kanseri vakalarının yarısından fazlası viral hepatitlere bağlı gelişiyor” diye konuştu.
Hijyenik yaşam ile virüslerin bulaşmasının önüne geçilebilir
Doç. Dr. Akyıldız, hepatite yol açan 5 çeşit virüsün A, B, C, D ve E olarak kategoriye ayrıldığını aktardı. Hepatit A virüsü (HAV) ve Hepatit E virüsünün (HEV) fekal oral yolla yani dışkı, su ve besinler aracılığıyla bulaştığını aktaran Akyıldız, HAV'nin kronik taşıyıcılık durumu olmadığını HEV'in ise yalnızca akut hepatit yaptığının düşünüldüğünü aktardı. Hijyenik yaşam, el yıkama ve gıda hijyenine dikkat edilmesiyle bu virüslerin bulaşmasının önüne geçilebileceğini de ifade etti.
Doç. Dr. Akyıldız, “Hepatit B ve Hepatit C virüsle enfekte olmuş kan ve kan ürünleriyle, steril olmayan aletlerle yapılan tıbbi ve cerrahi girişimlerle, damar içi uyuşturucu kullanımıyla, dövme ve piercing uygulamalarıyla, doğum sırasında anneden çocuğa ve nadiren de olsa virüsü taşıyan kişiyle girilen korunmasız cinsel ilişkiyle bulaşabilir. Hem akut, hem kronik hepatite yol açabilir” diye konuştu.
“Toplumsal farkındalığın artması gerekiyor”
HBV enfeksiyonunun aşıyla korunabilir bir hastalık olduğunu vurgulayan Akyıldız, “Sağlık Bakanlığı 1998 yılından beri HBV aşısını çocukluk aşı programına almış olup, yüzde 90’ların üzerinde başarı ile bu programına devam etmektedir. HAV aşısı ise riskli bölgelere seyahat edecek, bağışıklığı olmayan kişilere önerilir” dedi.
Doç. Dr. Akyıldız, “Kronik HBV tedavisinde değişik sayıda tedavi söz konusu olup, hastalar günde 1 tablet olmak üzere ilaç kullanmaktadır. HCV tedavisinde bugün için yeni tedavi yöntemleri ile 2-3 ay gibi kısa sürede hastaların nerede ise tamamı tedavi edilebilmektedir. Ülkemizde Hepatit B ve C hastaları, dünya standartları ölçüsünde tedavi imkanına kavuşmuşlardır” şeklinde konuştu.
HCV ve HBV enfeksiyonu bulunan hastaların önemli bir bölümüne tanı konulmadığını ifade eden Akyıldız, “Taşıyıcılar kendi durumlarını bir rutin kontrol veya kan testiyle tesadüfen öğrenebiliyor. Bu hastalara tanı konulup tedavi almalarını sağlamak için toplumsal farkındalığın artması gerekiyor” dedi.
Bulaşın durdurulması, herkesin tedaviye ulaşması hedefleniyor
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve Dünya Hepatit Birliği (DHB)’nce farkındalığın artırılması için çalışmalar gerçekleştirildiğini aktaran Doç. Dr. Akyıldız, toplumu bilgilendirmek, koruyucu önlemlere vurgu yapmak ve tedavi yöntemleri hakkında bilgilendirerek gelecekte viral hepatitleri insanlığı tehdit eden hastalıklar listesinden hedeflediklerini aktardı.
Kaynak: İHA
Kılıçdaroğlu hakim karşısında!
Tüm Bel-Sen’de güven krizi
Spotify müzik özeti 2024: Spotify Wrapped 2024 ne zaman yayınlanacak?
Piri Reis’i Hangi El Tutuyor?
Menemen’de okulda öğretmene şiddet: Toplumsal sorunu yansıtıyor!
Başkan Tugay, hükümeti topa tuttu: İzmir’i sevmiyorlar
Böyle hırsızlık şeytanın aklına gelmez
Derin yoksulluk toplumu yozlaştırdı
İzmir Valiliğinden uyarı: Ege Denizi'nin kuzeyinde fırtına bekleniyor!
İzmir’de kadınlar 25 Kasım için toplanacak
Son Girilen Haberler
İZSU’ya 35,5 milyarlık bütçe: Körfez’e 7,5 milyarlık kaynak
İZSU Genel Müdürlüğü’nün 2025 Mali Yılı Bütçesi ve Performans Programı bu akşam gerçekleşen Genel Kurul’da onaylandı. Altyapı yatır����mlarına ayrılan payların öne çıktığı bütçede, İzmir Körfezi için ayrılan kaynak ise 7,5 Milyar TL olarak belirlendi
Bayraklı Belediyesi’nde uzlaşı çıkmadı: Teklifin kabul edilmesi mümkün değil
Bayraklı Belediyesi ile DİSK 6 Nolu Şube arasında devam eden TİS görüşmeleri sonuçsuz kaldı. Bayraklı Belediyesi’nin önerdiği yüzde 28’lik zam teklifi sendika tarafından kabul edilmedi
Lise öğrencileri arasında bıçaklı kavga: 16 yaşındaki genç hayatını kaybetti
Ordu'da, lise öğrencileri arasında çıkan bıçaklı kavgada 16 yaşındaki genç hayatını kaybetti