6 Şubat'ta 11 ili etkileyen depremde evleri hasar alan Hataylı Yeşim Yeşiloğlu Bağı ve Adıyamanlı Zarife Akdoğan isimli öğretmenlerin yolları, İzmir Seferhisarlı kadınlarla kesişti. İki öğretmen, okuma yazma bilmeyen kadınlara ders vermek için Seferihisar Atatürk Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulunda göreve başladı. Bugüne dek okula gidememiş ileri yaştaki kadın öğrencilerine sabırla okuma yazma öğreten depremzede öğretmenler, depremin acısının bu sayede hafiflediğini belirtti. Kursa gelen bazı öğrenciler ise okuma yazma öğrenmenin mutluluğu ile gözyaşlarına hâkim olamadı.
"BİRBİRİMİZİN ACILARINA İYİ GELİYORUZ"
Yaklaşık 2 aydır kurumda ders veren 35 yaşındaki Yeşim Yeşiloğlu Bağı, “Ülkemizin yaşadığı asrın felaketinden sonra yolum Seferihisar'a düştü. Hatay'da özel bir okulda sınıf öğretmenliği yapıyordum. Yaşadığımız bu üzücü olayda 1 dakikada bütün hayatımız değişti. Seferihisar'a tanıdıklar vasıtasıyla geldik ve halk eğitim merkezine başvurdum. Burada usta öğretici olarak okuma yazma kursu vermeye başladım. Okuma yazma bilmeyen kadınlara ders veriyorum. Burada birbirimizin acılarına iyi geliyoruz. Öğrencilerim bu yaşa kadar okumayı öğrenememişler, okula gidememişler. Ben bir felaketten geldim, onların yaralarını sarıp ve eksiklerini tamamlamaya çalışıyorum. Onlar da bizleri kucakladı. Bize ev sahipliği yaptılar. Birbirimize karşılıklı olarak iyi gelmeye çalışıyoruz. Öğrencilerimin bazıları torun sahibi. Aralarında çalışanlar var. Akşam evlerinde çocukları ve torunları ile okuma yazma öğrenmeye çalışıyorlar" dedi.
HAFIZASINI KAYBETTİ, YENİDEN OKULA YAZILDI
38 yaşındaki Meryem Dalkıran isimli öğrenci, “Ben de öğretmenim gibi Hatay Kırıkhanlıyım. Depremi yaşamadım ama deprem olduğunda aklım hep oradaydı. Ben 4. sınıfa kadar okudum, okuma yazmam vardı ancak lenf kanseri tedavisi gördüğüm sırada hafızamı kaybettim. Bir yıl konuşamadım. Kendime geldikten sonra da okuma yazmayı yeniden öğrenmeye karar verdim. Derslerimiz çok iyi gidiyor. Sürekli okumaya çalışıyorum” diyerek gözyaşlarını tutamadı.
"OKULA GÖNDERMEDİLER"
73 yaşındaki öğrenci Güner Görgün “Beni okula göndermediler. Oğluma beni okula yazdırmasını istedim. Okula yazılmam çok iyi oldu. Otobüslerdeki yazıları okuyabiliyorum. Faydalı ve zararlı şeyleri öğrenebiliyorum. Okumayı öğrenmem bu yaşıma kısmetmiş” derken, 49 yaşındaki Sabahat Ersayar ise “Okumayı çok istiyordum ama babam okula göndermedi. Ablam da burada okuma yazma öğrendi ve beni buraya yönlendirdi. Allah hocalarımızdan razı olsun. Bizimle çok ilgileniyorlar. Marketlerde fiyatları okuyabiliyorum, otobüslerdeki yazıları okuyabiliyorum. Özgüvenim yerine geldi. Öğretmenimiz çok iyi. Allah böyle öğretmenleri başımızdan eksik etmesin" diye konuştu.
"YARALARIMIZI SARIYORUZ"
Adıyaman'dan gelen 53 yaşındaki öğretmen Zarife Akdoğan, “Adıyaman'da resim öğretmeni olarak görev yaparken deprem oldu. Evimiz ağır hasar aldı. Tayin istedik ve İzmir Seferihisar'ın norm kadrosundayız. Burada okuma yazma öğretmeni olarak görev yapıyorum. Yaptığımız iş çok değerli. Bu işin bir parçası olmak bana onur veriyor. Kadınlarla ilgilenince bazı şeyleri yaralarımızı sarabiliyoruz. Her şeyin ilacı zamandır. Bu iş bize zaman kazandırdı" ifadelerini kullandı.
"KENDİMİ YETİŞTİRMEK İSTEDİM"
62 yaşındaki öğrenci Arife Aygın, “Ben burada Kur'an kursuna gelip Kur'an öğrendim. Sonra da okuma yazma öğrenmek için bur kursa kaydoldum. Çocukken okula gidememiştim. 5 çocuk okuttum. İki kızım öğretmen, iki kızım da bilgisayar mühendisi oldu. Ben de kendimi yetiştirmek istedim. Hangi otobüse bineceğimi şaşırıyordum. ‘Allah'ım ben de okuma yazma öğreneyim, kendi işimi kendim yapayım' dedim. Şimdi ders görüyoruz. Allah hocamızdan razı olsun” sözlerine yer verdi. 47 yaşındaki Hatice Selvi ise şunları söyledi: “Okula gitmeyi çok istedim. Şimdi burada ders görüyorum. İleride ehliyet almayı da düşünüyorum. Okuma yazmayı çok seviyorum. Allah hocamızdan razı olsun. Ona bizi okuttuğu için teşekkür ediyoruz."
"ACILARIMIZI YARDIMLAŞARAK AŞIYORUZ"
Seferihisar Atatürk Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu Müdürü Mehmet Ali Noyan da “Halk eğitim merkezinde 4 bine yakın kursumuz var. Merkezimizde okuma yazma bilmeyen halkımıza yönelik kurslarımız da aralıksız devam ediyor. Deprem, ülkemizde yaşanan büyük bir acı. Oradan gelen depremzede öğretmenlerimize kucak açtık. Sağ olsunlar burada okuma yazma kursu vermeye başladılar. Burada birbirimize destek oluyoruz. Öğretmenlerimiz iyi ki var. Keşke bu acılar hiç yaşanmasaydı ama acılarımızı yardımlaşarak aşacağımıza inanıyorum" diyerek merkez hakkında bilgi verdi. İHA
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Depremzede öğretmenler İzmir’de kadınlara umut oluyor
6 Şubat'ta 11 ili etkileyen depremde evleri hasar alan Hataylı Yeşim Yeşiloğlu Bağı ve Adıyamanlı Zarife Akdoğan isimli öğretmenlerin yolları, İzmir Seferhisarlı kadınlarla kesişti. İki öğretmen, okuma yazma bilmeyen kadınlara ders vermek için Seferihisar Atatürk Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulunda göreve başladı. Bugüne dek okula gidememiş ileri yaştaki kadın öğrencilerine sabırla okuma yazma öğreten depremzede öğretmenler, depremin acısının bu sayede hafiflediğini belirtti. Kursa gelen bazı öğrenciler ise okuma yazma öğrenmenin mutluluğu ile gözyaşlarına hâkim olamadı.
"BİRBİRİMİZİN ACILARINA İYİ GELİYORUZ"
Yaklaşık 2 aydır kurumda ders veren 35 yaşındaki Yeşim Yeşiloğlu Bağı, “Ülkemizin yaşadığı asrın felaketinden sonra yolum Seferihisar'a düştü. Hatay'da özel bir okulda sınıf öğretmenliği yapıyordum. Yaşadığımız bu üzücü olayda 1 dakikada bütün hayatımız değişti. Seferihisar'a tanıdıklar vasıtasıyla geldik ve halk eğitim merkezine başvurdum. Burada usta öğretici olarak okuma yazma kursu vermeye başladım. Okuma yazma bilmeyen kadınlara ders veriyorum. Burada birbirimizin acılarına iyi geliyoruz. Öğrencilerim bu yaşa kadar okumayı öğrenememişler, okula gidememişler. Ben bir felaketten geldim, onların yaralarını sarıp ve eksiklerini tamamlamaya çalışıyorum. Onlar da bizleri kucakladı. Bize ev sahipliği yaptılar. Birbirimize karşılıklı olarak iyi gelmeye çalışıyoruz. Öğrencilerimin bazıları torun sahibi. Aralarında çalışanlar var. Akşam evlerinde çocukları ve torunları ile okuma yazma öğrenmeye çalışıyorlar" dedi.
HAFIZASINI KAYBETTİ, YENİDEN OKULA YAZILDI
38 yaşındaki Meryem Dalkıran isimli öğrenci, “Ben de öğretmenim gibi Hatay Kırıkhanlıyım. Depremi yaşamadım ama deprem olduğunda aklım hep oradaydı. Ben 4. sınıfa kadar okudum, okuma yazmam vardı ancak lenf kanseri tedavisi gördüğüm sırada hafızamı kaybettim. Bir yıl konuşamadım. Kendime geldikten sonra da okuma yazmayı yeniden öğrenmeye karar verdim. Derslerimiz çok iyi gidiyor. Sürekli okumaya çalışıyorum” diyerek gözyaşlarını tutamadı.
"OKULA GÖNDERMEDİLER"
73 yaşındaki öğrenci Güner Görgün “Beni okula göndermediler. Oğluma beni okula yazdırmasını istedim. Okula yazılmam çok iyi oldu. Otobüslerdeki yazıları okuyabiliyorum. Faydalı ve zararlı şeyleri öğrenebiliyorum. Okumayı öğrenmem bu yaşıma kısmetmiş” derken, 49 yaşındaki Sabahat Ersayar ise “Okumayı çok istiyordum ama babam okula göndermedi. Ablam da burada okuma yazma öğrendi ve beni buraya yönlendirdi. Allah hocalarımızdan razı olsun. Bizimle çok ilgileniyorlar. Marketlerde fiyatları okuyabiliyorum, otobüslerdeki yazıları okuyabiliyorum. Özgüvenim yerine geldi. Öğretmenimiz çok iyi. Allah böyle öğretmenleri başımızdan eksik etmesin" diye konuştu.
"YARALARIMIZI SARIYORUZ"
Adıyaman'dan gelen 53 yaşındaki öğretmen Zarife Akdoğan, “Adıyaman'da resim öğretmeni olarak görev yaparken deprem oldu. Evimiz ağır hasar aldı. Tayin istedik ve İzmir Seferihisar'ın norm kadrosundayız. Burada okuma yazma öğretmeni olarak görev yapıyorum. Yaptığımız iş çok değerli. Bu işin bir parçası olmak bana onur veriyor. Kadınlarla ilgilenince bazı şeyleri yaralarımızı sarabiliyoruz. Her şeyin ilacı zamandır. Bu iş bize zaman kazandırdı" ifadelerini kullandı.
"KENDİMİ YETİŞTİRMEK İSTEDİM"
62 yaşındaki öğrenci Arife Aygın, “Ben burada Kur'an kursuna gelip Kur'an öğrendim. Sonra da okuma yazma öğrenmek için bur kursa kaydoldum. Çocukken okula gidememiştim. 5 çocuk okuttum. İki kızım öğretmen, iki kızım da bilgisayar mühendisi oldu. Ben de kendimi yetiştirmek istedim. Hangi otobüse bineceğimi şaşırıyordum. ‘Allah'ım ben de okuma yazma öğreneyim, kendi işimi kendim yapayım' dedim. Şimdi ders görüyoruz. Allah hocamızdan razı olsun” sözlerine yer verdi. 47 yaşındaki Hatice Selvi ise şunları söyledi: “Okula gitmeyi çok istedim. Şimdi burada ders görüyorum. İleride ehliyet almayı da düşünüyorum. Okuma yazmayı çok seviyorum. Allah hocamızdan razı olsun. Ona bizi okuttuğu için teşekkür ediyoruz."
"ACILARIMIZI YARDIMLAŞARAK AŞIYORUZ"
Seferihisar Atatürk Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu Müdürü Mehmet Ali Noyan da “Halk eğitim merkezinde 4 bine yakın kursumuz var. Merkezimizde okuma yazma bilmeyen halkımıza yönelik kurslarımız da aralıksız devam ediyor. Deprem, ülkemizde yaşanan büyük bir acı. Oradan gelen depremzede öğretmenlerimize kucak açtık. Sağ olsunlar burada okuma yazma kursu vermeye başladılar. Burada birbirimize destek oluyoruz. Öğretmenlerimiz iyi ki var. Keşke bu acılar hiç yaşanmasaydı ama acılarımızı yardımlaşarak aşacağımıza inanıyorum" diyerek merkez hakkında bilgi verdi. İHA
Haber Merkezi