Aşırı kilo ve şeker hastalığına dikkat: Görme kaybı yaşayabilirsiniz!
Aşırı kilo ve şeker hastalığına dikkat: Görme kaybı yaşayabilirsiniz!
Prof. Dr. Tansu Erakgün, görme kaybı sebepleri arasında en sık görülen diyabetik retinopati hastalığının tedavisinde erken tanının önemli olduğuna dikkat çekti.
Haber Giriş Tarihi: 18.10.2024 06:30
Haber Güncellenme Tarihi: 17.10.2024 12:04
Kaynak:
BÜLTEN
Özellikle Tip 2 şeker hastalığına bağlı olarak genellikle ileri yaşlarda rastlanan diyabetik retinopatinin sinsi bir şekilde ilerlediğini kaydeden Erakgün, hastalığın genelde ileri safhalarda fark edildiğini ve görme kayıplarına yol açabildiğini ifade etti.
Diyabet hastalığının vücudun genel sağlığının yanı sıra; gözleri de olumsuz olarak etkilediğini aktaran Prof. Dr. Tansu Erakgün, “Diyabet, beyin, böbrek ve gözlerdeki küçük damar sistemlerini etkileyerek hastalıklara neden olur. Diyabetik retinopati kendini hemen belli etmez. Kişi görme konusunda bir sorun hissetmese bile uzun yıllar sonunda görme kaybı yaşayabilir. Hatta hastalığın ilerleyişine göre kör bile olabilir. Hastalık kendini belli edecek bulgular verince geç kalınmış oluyor. Tedavide ancak kısmi bir düzelme veya mevcut göz durumunun korunması sağlanıyor. Bu nedenle şeker hastalığı bulunanlar mutlaka düzenli olarak göz kontrolünden geçmelidir” dedi.
Diyabetik retinopati genelde iki gözde birden görülüyor
Prof. Dr. Tansu Erakgün, diyabetik retinopatinin görme merkezinde kanama ve ödeme yol açması yüzünden görüş kaybına hatta körlüğe neden olabileceğini kaydetti.
Erakgün, “Vücudumuz gözdeki oksijen yetersizliğini telafi etmek için istenmeyen yeni damar oluşumuna yol açıyor. Bunun sonucunda sağlıklı olmayan ve kırılgan yapıdaki damarlar kanamaya neden oluyor. Diyabetik retinopati genelde iki gözde birden görülüyor. Kimi durumlarda farklı gözlerde asimetrik gelişim de gösterebiliyor. Belli bir hasar derecesini aşınca ancak kısmi tedavi olabiliyor. Diyabetik retinopatide belli tanı yöntemleri kullanılarak bir takım kriterlere göre tedavi planlanıyor. OCT ve göz anjiyosu ile görme merkezinde ödem ve istenmeyen damar oluşumları ortaya konuyor. Görme merkezinde ödem gelişmiş ise iğne tedavisi uygulanıyor. Bu tedavi özellikle son 15 yılda sıklıkla başvurduğumuz bir yöntem. İğne tedavisi kanamayı durduruyor ve görme merkezindeki ödemi de kurutuyor. Tedavi sürecinde duruma göre bu işlem tekrarlanabiliyor. Bir diğer uygulanan yöntem ise Yeşil Argon Lazer tedavisi. Lazerle retinanın oksijen ihtiyacı azaltılıp yeni damar oluşmasının önüne geçiliyor. İleri derecedeki süreçlerde ise vitrektomi yöntemiyle ameliyat gerçekleştiriliyor. Vitrektomi ile göz içinde oluşan kanama temizleniyor. Kanamaya yol açan damarlar ve zar oluşumu da tedavi ediliyor” şeklinde konuştu.
Düzenli aralıklarla muayene olmaları gerekiyor
Diyabetik retinopatinin tamamen tedavi edilebilen bir hastalık olmadığını belirten Prof. Dr. Tansu Erakgün, “Vücutta diyabet rahatsızlığı devam ettikçe bu hastalık da ilerleyebilir veya tekrar edebilir. Diyabet, sıklıkla obezite, sağlıksız beslenme, aşırı kilo, hipertansiyon ile birliktelik gösterir. Bu nedenle diyabetin yanı sıra; obezite, hipertansiyon ile sağlıksız beslenmenin önüne geçilmeli ve kontrollü bir şekilde kilo verilmelidir. Yaşam tarzı değişikliği bu hastalığın tedavisinde önem taşımaktadır. Çok küçük yaşlarda ve gençlerde de diyabetin bir türü olan Tip 1 diyabet görülebilir. Bu nedenle diyabetik retinopati erken bir yaşta, örneğin 20'li yaşlarda ortaya çıkabiliyor. Aynı tanı ve tedavi yöntemleri uygulanıyor. Hastanın gençliği nedeniyle önünde uzun bir yaşam olduğu göz önüne alındığında bu hastalığı kontrol altına alarak mücadele etmesi gerekiyor. Bu hastalık ülkemizde de sıklıkla görülüyor. Şeker rahatsızlığı bulunanların herhangi bir görme şikayeti bulunmasa bile bu konuda bilinçli bir şekilde hareket etmeleri ve düzenli aralıklarla muayene olmaları gerekiyor” dedi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Prof. Dr. Tansu Erakgün, görme kaybı sebepleri arasında en sık görülen diyabetik retinopati hastalığının tedavisinde erken tanının önemli olduğuna dikkat çekti.
Özellikle Tip 2 şeker hastalığına bağlı olarak genellikle ileri yaşlarda rastlanan diyabetik retinopatinin sinsi bir şekilde ilerlediğini kaydeden Erakgün, hastalığın genelde ileri safhalarda fark edildiğini ve görme kayıplarına yol açabildiğini ifade etti.
Diyabet hastalığının vücudun genel sağlığının yanı sıra; gözleri de olumsuz olarak etkilediğini aktaran Prof. Dr. Tansu Erakgün, “Diyabet, beyin, böbrek ve gözlerdeki küçük damar sistemlerini etkileyerek hastalıklara neden olur. Diyabetik retinopati kendini hemen belli etmez. Kişi görme konusunda bir sorun hissetmese bile uzun yıllar sonunda görme kaybı yaşayabilir. Hatta hastalığın ilerleyişine göre kör bile olabilir. Hastalık kendini belli edecek bulgular verince geç kalınmış oluyor. Tedavide ancak kısmi bir düzelme veya mevcut göz durumunun korunması sağlanıyor. Bu nedenle şeker hastalığı bulunanlar mutlaka düzenli olarak göz kontrolünden geçmelidir” dedi.
Diyabetik retinopati genelde iki gözde birden görülüyor
Prof. Dr. Tansu Erakgün, diyabetik retinopatinin görme merkezinde kanama ve ödeme yol açması yüzünden görüş kaybına hatta körlüğe neden olabileceğini kaydetti.
Erakgün, “Vücudumuz gözdeki oksijen yetersizliğini telafi etmek için istenmeyen yeni damar oluşumuna yol açıyor. Bunun sonucunda sağlıklı olmayan ve kırılgan yapıdaki damarlar kanamaya neden oluyor. Diyabetik retinopati genelde iki gözde birden görülüyor. Kimi durumlarda farklı gözlerde asimetrik gelişim de gösterebiliyor. Belli bir hasar derecesini aşınca ancak kısmi tedavi olabiliyor. Diyabetik retinopatide belli tanı yöntemleri kullanılarak bir takım kriterlere göre tedavi planlanıyor. OCT ve göz anjiyosu ile görme merkezinde ödem ve istenmeyen damar oluşumları ortaya konuyor. Görme merkezinde ödem gelişmiş ise iğne tedavisi uygulanıyor. Bu tedavi özellikle son 15 yılda sıklıkla başvurduğumuz bir yöntem. İğne tedavisi kanamayı durduruyor ve görme merkezindeki ödemi de kurutuyor. Tedavi sürecinde duruma göre bu işlem tekrarlanabiliyor. Bir diğer uygulanan yöntem ise Yeşil Argon Lazer tedavisi. Lazerle retinanın oksijen ihtiyacı azaltılıp yeni damar oluşmasının önüne geçiliyor. İleri derecedeki süreçlerde ise vitrektomi yöntemiyle ameliyat gerçekleştiriliyor. Vitrektomi ile göz içinde oluşan kanama temizleniyor. Kanamaya yol açan damarlar ve zar oluşumu da tedavi ediliyor” şeklinde konuştu.
Düzenli aralıklarla muayene olmaları gerekiyor
Diyabetik retinopatinin tamamen tedavi edilebilen bir hastalık olmadığını belirten Prof. Dr. Tansu Erakgün, “Vücutta diyabet rahatsızlığı devam ettikçe bu hastalık da ilerleyebilir veya tekrar edebilir. Diyabet, sıklıkla obezite, sağlıksız beslenme, aşırı kilo, hipertansiyon ile birliktelik gösterir. Bu nedenle diyabetin yanı sıra; obezite, hipertansiyon ile sağlıksız beslenmenin önüne geçilmeli ve kontrollü bir şekilde kilo verilmelidir. Yaşam tarzı değişikliği bu hastalığın tedavisinde önem taşımaktadır. Çok küçük yaşlarda ve gençlerde de diyabetin bir türü olan Tip 1 diyabet görülebilir. Bu nedenle diyabetik retinopati erken bir yaşta, örneğin 20'li yaşlarda ortaya çıkabiliyor. Aynı tanı ve tedavi yöntemleri uygulanıyor. Hastanın gençliği nedeniyle önünde uzun bir yaşam olduğu göz önüne alındığında bu hastalığı kontrol altına alarak mücadele etmesi gerekiyor. Bu hastalık ülkemizde de sıklıkla görülüyor. Şeker rahatsızlığı bulunanların herhangi bir görme şikayeti bulunmasa bile bu konuda bilinçli bir şekilde hareket etmeleri ve düzenli aralıklarla muayene olmaları gerekiyor” dedi.
Kaynak: BÜLTEN
Bucalılar dikkat: 17 saat sular kesilecek
Başkan Tugay’dan 29 Ekim mesajı: Son nefesime kadar mücadele edeceğim
Cumhuriyet Bayramı'nda Türk Yıldızları'ndan hava gösterisi
Gökhan Şensan vefat etti
Klasik arabalarla İzmir turu
Menemen CHP'de Cumhuriyet coşkusu
İzmir’de Genç Kızılay Cumhuriyet Bayramı'nı kutladı
İzmir'de Cumhuriyet coşkusu
Aliağa’da Cumhuriyet coşkusu
İzmir Körfez temizliği için seferberlik: Başkan Tugay'dan çalıştay müjdesi!
Son Girilen Haberler
Aile hekimliği yönetmeliğinde değişiklik: İlaç yazdırmak hayal oluyor
Resmi Gazete’de yayımlanan yeni yönetmeliğe göre, aile hekimliği uygulamasına bazı düzenlemeler getirildi. Buna göre doktorlar, hafif vakalarda ilaç kullanımını azaltmak amacıyla daha az ilaç yazacak.
Toplu ulaşımda tek kart uygulaması
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Türkiye Kart’ın yaygınlaştırılarak toplu taşımada tek kart dönemine geçileceğini açıkladı.
Trabzonspor-Fenerbahçe derbisi için olay karar!
İl Güvenlik Kurulu'nda alınan karara göre Trendyol Süper Lig'in 11. haftasında 3 Kasım Pazar günü oynanacak Trabzonspor-Fenerbahçe derbisinde Fenerbahçe'nin taraftarlarının alınmayacağı netleşti.